İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü çalışanları ile kahvaltı programında konuştu. Şişli’de özel bir otelde gerçekleştirilen programa Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, İstanbul Vilayet Emniyet Müdürü Zafer Aktaş ve polis memurları katıldı.
‘2025 SONUNDA İKİ ŞARK VAZİFESİNİ TEĞE DÜŞÜRECEĞİZ’
Şark vazifesi sayısının düşüreceklerini belirten Soylu şöyle konuştu:
“2012 yılına kadar bu ülkede polis teşkilatının tek şark misyonu vardı. 2012 yılından sonra tek şark vazifesi, iki şark vazifesine çıkarıldı. Artık son periyotta arkadaşlarımızla bir değişiklik yaptık. İsteyen iki şarkını bir ortaya getirirse bir kadro indirimleri de yani kimilerinde bir yıllık, kimilerinde iki yıllık, kimilerinde üç yıllık indirimleri yapabileceğimizi de ortaya koyduk. Doğu ve Güneydoğu’da yahut şark vilayetlerinde de önemli biçimde huzur ve inanç yavaş yavaş yerine oturmaktadır. Bu PKK’nın ve onun siyasi uzantısının son periyotlarda kaybettiği güçle de bir vesileyle çok net ortadadır. Demek ki bir çok kıymetli adımlar attık. Doğuyla batı ortasındaki gelişmişlik farkını ortadan kaldırdık. En değerli problemlerden bir tanesi de Doğu ve Güneydoğu huzurlu bir hale gelmeye başladı, geldi. Daha da gelecek inşallah. Buna yönelik de terör de neredeyse Türkiye içerisinde çok büyük bir darbe aldı. Neredeyse bitme noktasına geldi. Dağda 77 tane terörist kaldı. Allah nasip ederse onlar da 29 Ekim 2023 tarihinde bu devlet sona erdirecek. Bu çaba onların da kökünü kazıyacak bir daha bu ülkenin topraklarında PKK’lı terörist vardı diye kimse sayı, hesap yahut nerede vardı diye aklına gelmeyecek. Bu memleketin her tarafındaki çocuklarının yarına olan umudunu taşımak bizim temel misyonumuz ve en temel görevimiz. Onun için genel tabloyu görüyoruz. Bu genel tablo içerisinde Allah nasip ederse 2025 yılı sonu itibariyle tekrar söylüyorum 2025 yılı sonu itibariyle iki şark misyonunu bir şark misyonuna düşüreceğiz. Genel planlamamızı, programlamamızı bunun için gerçekleştiriyoruz, bunun için yapıyoruz. Bu vakit diliminde olduğu üzere o vakit dilimi içerisinde de mevcut vazifesinde olanlar da bundan istifade edebilme hakkına sahip olacaklar. Yani fiili olarak bugünden itibaren temel itibariyle başlamış olacak. Onun için bu vesileyle ben öncelikle tekrar bu adımın da polis teşkilatına iyi ve uğurlu olmasını diliyorum.”
YENİ EMNİYET BİNASI YAPILIYOR
Bakan Süleyman Soylu, yeni bir İstanbul Emniyet Binası yapılacağını da söyledi. “İstanbul Emniyet Müdürlüğümüzün programı bitti, planı bitti, projesi bitti. Biz TOKİ’ye devrettik yakın bir vakitte inşallah Hasdal’da Türkiye’nin en hoş emniyet yerleşkelerinden bir adedini, yaklaşık 250 bin metrekarenin üzerinde bir yerleşkeyi inşallah her türlü toplumsal donatılarıyla her türlü toplumsal imkanlarıyla birlikte çabucak Hasdal, E-6’nın yanı başında çok hoş bir yerde gerçekleştiriyoruz” diyen Soylu, şöyle devam etti:
“İnşallah yakın bir vakitte da temeli atılacak ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün tam da kendisine yakışır ülkemize, İstanbul’umuza çok hoş bir yerleşkesi, çok hoş külliyesi olmuş olacak. Yeniden Bayrampaşa Çevik Kuvveti de oradan kaldırıyoruz. O da ihale evresine geldi. Onu da Kemerburgaz’da gerek özel Harekat ve gerekse çevik kuvveti sırt sırta yapmak suretiyle kusursuz bir özel harekat ve çevik kuvvet ihale kademesine geldi. Şu ana kadar yapılması lazım lakin birtakım eksikliklerden ötürü bugüne kadar sarktı. Ve böylelikle özel harekatı da çevik kuvveti de çok hoş bir yerleşkeyle İstanbul’da buluşturmuş olacağız.”
‘BUNLAR AVUKAT DEĞİL’
Bakan Soylu 2021 ve 2022’de hiç faili meçhul cinayet olmadığını söyledi. Soylu konuşmasını şöyle bitirdi:
“Terörle gayrette tüm terör hareketlerinde 2015’den bugüne yüzde 96 azalmış. DHKP-C’nin idare kademesi büsbütün çökertilmiştir. PKK’nın da çökertilmesi Türkiye içerisinde bitirilmesi bir tek şeye bağlıdır. Bir İçişleri Bakanı olarak tecrübemle söylüyorum. PKK avukatlarının motamot DHKP-C üzere içeri tıkılmasına bağlıdır. DHKP-C avukatlarını içeri tıktık ve DHKP-C’nin aktifliğini neredeyse belirli bir noktaya kadar getirdik. Zira PKK bilhassa avukatlar marifetiyle Türkiye’yi zehirlemektedir. Bunu 7 yıllık deneyimime yönelik bir içişleri bakanı olarak söylüyorum. Ne vakit PKK’nın avukatları içeri tıkılır o vakit Türkiye’de PKK diye göreceksiniz bir şey kalmaz. Maksat onlardır bu kadar açık ve net. Zira cezaevlerinden dışarıya, dışarıdan cezaevlerine ve dışarıdan dışarıya motamot DHKP-C’de olduğu üzere bütün bilgileri taşıyan, bütün nefreti taşıyan, bütün fitneyi taşıyan, bütün örgütsel operasyonu ayakta tutmaya çalışan nitelik bunlardadır. Bunlar avukat değildir. Bunlar avukatlık mesleğini icra etmiyor. Bunlar maalesef terör örgütü üyesi mesleğini icra etmektedirler. Kılıfları avukattır. Avukatlığın kendine vermiş olduğu birtakım imtiyazlarla Türkiye’yi terörle sınamaktadırlar. Bu da benim deneyimim. Tahminen deneyimimin ülkeye bir yararı olur diye burada söylemiş oldum.”